ANASAYFA   >   YAZARLAR   >   ŞİRİN YELMEN OKTAR   >   Tatil bitti mi yoksa devam mı?

Tatil bitti mi yoksa devam mı?

3 Eylül 2019

Yaz bitti, tatil de bitti mi? Çocukların okulları başladı artık tatil bir sonraki yıla kaldı diyerek, bir kışı zulüm gibi yaşamayı istemeyenlerdenseniz, kendi deneyimimden yola çıkan tatil anlayışını sizinle paylaşacağım.

Öncelikle tatil kavramınızı sorgulamanızı istiyorum. Çocuklara göre tatile gitmek yerine, tatile ihtiyacımız olduğunda yer açmanın önemli olduğunu düşünüyorum. Tatil en çok dolduğumuz anda değil de ara ara mola vermemizi sağlayan anlarda olursa bize anlam katıyor.

Metropollerde yaşıyoruz. Ait olduğumuz her yer biraz yabancı gibi geliyor. Ne temelli aitiz ne de değiliz. Deniz havası, orman havası ve doğal yaşam istiyoruz. Hepimizin hayali bir Ege kasabasına yerleşmek iken, o sadece hayal deyip geçiyoruz.İş yoğunluğu ve insan kalabalığı uzun süre maruz kalma nedeniyle yaşadığımız gerginliği geride bırakmak için hafta sonu kaçamakları yapıyoruz muyuz? Veya işten hiç kendimiz için izin aldık mı?

Ya çalışacaksın ya da yıllık izine çocuklarla çıkacaksın. Bunun ortası yok mu?

Tatil anlayışını çocuklara bağlı yapmıyorum. İki çocuğum doğduğu günden beri kendimi iyi hissetmediğim, keyifle hayata bakamadığımı düşündüğüm her an, anlık tatiller yaratıyor. Çalışan insanın hali belli, izin günümüz sayılı, nasıl canın isteyince tatil yaratabilirsin diye düşünüyorsanız, o alanı kendime yaratıyorum. Tatilden iki hafta önce gelmeme rağmen iş yerinde yorucu günler geçirdim, Cuma akşamı eve gitmeden önce kendime indirim şirketlerinden masaj aldım. Masajımı yaptırdım, yeşil çayımı içtim ve eve öyle geldim. O gün evde en sevdiğim 80’lere ait parçaları dinledim. Sabah elektro müzik ile başladım. Kendi yapacağım rutinin dışında bir hayatı sürdürmek, zorlayıcı ama çok keyifliydi.

Kendi yaptığım uygulamalardan size de örnek olması için aşağıdaki örnekleri paylaşıyorum. Bu deneyimleri artırabilir, kendi tatil kavramınızı yeniden sorgulayabilirsiniz.

  • Doğanın rehberliğinde (deniz kenarı, orman, şehre en yakın köy..) kendi içinize doğru yolculuğa çıkın. Bu süreci kendinize özel olarak tasarlayın. En sevdiğiniz arkadaşlarınızla birlikte de veya tek başınıza da çıkabilirsiniz. O an için ihtiyacınız ne ise, o ihtiyaçla doğadaki sembolleri yakalayın ve kendinize ihtiyaç çantası oluşturun. Eve gittiğinizde içini açıp o ihtiyaçları tek tek anlamlandırın.Şehirdeki doğal olayları gözlemleyin. O kadar çok hikâyeye şahit oluyoruz ki bazen içinde bazen dışındayız. Konuların içindeki doğal olayları yakalayın. Bunun tatille ne alakası var demeyin.
  • Emekli olunca, diye başlayan cümleler kurmak yerine bugün…. gördüm, duydum, hissettim, işittim, kokladım cümlelerini kurun. Emekli olacağınızı nereden biliyorsunuz? Bugüne dair plan yapın.
  • Doğanın dışında yaşıyorum bakış açısını abartmaya başladıkça özünüzden uzaklaşacağınızı hatırlayın. Yaşadığınız ortamda doğal alanlar yaratın. Evimde bir köşeyi sadece deniz kenarında topladığım kum, kozalak, deniz yıldızı, midye gibi malzemelerle döşedim.
  • Yaşadığınızşehirde size doğal ve kolay gelenleri keş Size tatil havası yeri hissettiren yerleri keşfedin.
  • Çocukluğunuzda yaşadığınız yere benzeyen ezgilerin olduğu yerler keş İstanbul’da bana çocukluğu hissettiren yerleri keşfettikten sonra İstanbul ile kurduğum bağ bile değişti. Yeşilköy evime uzak gözüyle bakarken, Karşıyaka gibi burası diye bakınca uzaklar yakın oldu.

 

Kavramları biz oluşturuyor, anlamlandırıyoruz. Tatil çocuğa göre mi? Kendimize göre mi? Hayat çocuğa göre mi? Kendimize göre mi? Pergelin ucu hep bizi göstersin.

 

 

Yorum Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir