Özel çocukları yetiştirmek

2 Nisan 2017


Daha sonra düşünmeye fırsatım olduğunda sosyal medyada dolaşırken çok sevimli bir videosunu gördüğüm şarkıcı Özgün’ün oğlu Ediz aklıma geldi. Annesi ve babası için Ediz’in down sendromlu doğması sürpriz olmuştu. Ama onlar bunu hastalık olarak görmüyorlardı. Merak edip araştırdığımda ise bir röportajında şunları söylemiş; “Biz bebek bekliyorduk, Allah bize melek gönderdi.” Ne güzel insanlarsınız siz! 2 yaşında olan down sendromlu Ediz’in gelişimine bütün ailesi gönülden destek veriyor. Müziği çok seviyor, babası piyano çalarken onu kıpırdamadan dinliyor, kliplerini izlemeyi ise çok seviyor. “Sokakta karşılaştığımız insanlar genelde iyi niyetliler ama bazen ne söylediğini bilemeyen insanlar da olabiliyor; ‘Allah yardım etsin, çok zor’ diyorlar. Ben dönüp ‘Senin çocuğun nasıl bir çocuk olacak bilebilir misin, katil mi olacak, ruhsal sıkıntıları mı olacak?’ diyor muyum? Bu hepimizin başına gelebilir. Çocuğu bunun bilincinde yapmak lazım.” diyor Özgün. Peki ya bizim ülkemiz bu özel insanların özel olduğunun ne kadar bilincinde? Cevabını çıkan utandırıcı haberlerde okuyoruz. Özel çocukların ebeveynleri, çocuklarının engelinin bağımsız bir yetişkin hayatı sürdürme kabiliyetini sınırlayabileceğinin farkındalar ve bu nedenle mümkün olabildiğince becerikli olmalarına yardımcı olmak için onlarla birlikte çalışıyor. Aslında herhangi bir özel ihtiyacı olan çocuklara sahip ebeveynler hayat becerisi öğretme konusunda oldukça proaktif ve kendilerine bakmada alışıldık gelişime sahip sınıf arkadaşlarına göre daha iyi bile olan çocuklar yetiştirebiliyorlar. Düşünürseniz oldukça hoş bir ironi. Zaman içerisinde, bu gibi zorluklarla yüz yüze olan çocukların ebeveynlerinden hepimizin öğrenecek pek çok şeyi olduğunu keşfettim.

Yorum Yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir