Yaşasın Tartışma!

1 Nisan 2019

Yazan: Şirin Yelmen Oktar

Ah şu çevremiz! Her şeyin içinde yer almak isteyip, hiçbir şeye karıştırmak istemeyişimiz bir taraftan, onların söylediklerine kulak kabartmak diğer taraftan.

Ya doğru ise? Ya onlar bizim için doğruyu söylüyor ve biz yanılıyorsak? Ne kadar çok ikilemde kalıyoruz bu konuyla ilgili. Oysa tek derdimiz, çocuğumuzu doğru düzgün yetiştirebilmek. Yok ki şunun bir okulu ya da kuralı… Biraz okuma, biraz el yordamı, biraz da deneyim sahiplerinden öğrenme. “Biraz da” kavramını abartınca olan oluyor. Çevremizdekileri fazla dinleyince, kendi isteklerimizi bastırıyoruz. Bir de çevreden gelen ses dinmeyince, ardı arkasına gelen sesleri memnun etme çabasına girince panik, bunalım, kaygı yaşıyoruz.

Herkesi memnun edeceğim derken, kendimizi memnun edememiş halimiz… Bu konuda da kızmamak gerekir kendimize, öğrendik bu kavramı çocuk yaşta! İyi olmamız gerektiği ve başkalarını memnun etmemiz, ailemizin sözünü dinlememiz, uslu çocuk olmamız, öğretilen ve sonrasında aferin aldığımız önemli bir öğretidir.

Hayır dememiz, tartışma içeresinde olmamız öğretilmemiştir. Kendi fikrini söylemek isterken; “saygısızlık yapma” diye seni tulumba gibi bastırırlarsa, bazı şeyler içinde kalır.

Hadi biz bu kültürle büyüdük, şimdi çocuklarımız bizim gibi büyümüyor. Bizim kültürden farklı olarak, olmak istediğimiz halimizle onlara bir şeyler öğretiyoruz. Öğretirken de kendimizle çelişiyoruz. Hala saygı bekliyor, bazı şeyleri saygısızlık olarak nitelendiriyoruz.

Hem kendi kalıplarımızı yıkmak hem de çocuklarımızla yeni bir kavramı ortaya koymak için Nisan ayını “tartışma ayı” ilan ediyorum.

Biz çoluk, çocuk tartışma oyununa başladık

Evde bazı köşeleri kara tahta boyası ile boyayıp, gündeme bu konuyu aldık. Fikirlerimizi ortaya koyup, birbirimizin fikrini söylemesine izin verdik. Fikirlerimizi söylerken kimse kimsenin sözünü kesmiyor. Konuşması bitince diğerinin konuşmasındaki sevdiği kısmı söylüyor ve kendi fikrini söylemeye devam ediyor.

Artık, süpürge edecek saç devri, yaşamı başka memnuniyetler üzerine kurgulama zamanı veya çocuğunla kendi geçmişini kıyaslama devri sona erdi. Bahar ayı çiçek açan ağaçlar, bu sefer tartışma kavramını öğretmek ve aile içi ortak karar alınması için çiçek açıyor.

Tartışma ayına neden mi geçmeliyiz?

Bilmediğimiz bir kavramı çocuğumuza öğretmek,

Hayır diyebilmek,

Özümüze olan güveni artırmak,

Özveriden kurutulup, özüne farklı geleni açıkça ortaya koyabilme cesaretini bulabilmek,

Ailecek ortak karar alabilmek,

Aile oyunlarını gelişimsel olarak desteklemek için geçmeliyiz.

Tartışma oyununun kuralları

  • Ortak gündem belirlenir.
  • 15 dakika süre verilir.
  • Biri fikrini söylerken diğer katılımcılar konuşmaz.
  • Ortak noktaları bir kişi özetler.

Bol tartışmalı, uzlaşmacı tartışmayı öğrendiğiniz, fikirlerimizi açıkça ortaya koymaya niyet ettiğimiz, farklı fikirlerle karar aldığımız bir ay olsun Nisan!

Bahar, eski kavramlara yeni çiçekler açtırsın! Tartışma yoksa fikirler yok!

Tartışmadan kaçan, kendini geri planda bırakan çocuklar istemiyorsak, bunu da öğretmek ve öğrenmek zorundayız.

Yaşasın tartışma!

Yorum Yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir