Göz sulanmasının en sık sebebi: Gözyaşı kanal tıkanıklığı

21 Ekim 2020

Gözyaşı kanal tıkanıklığı yeni doğan bebeklerin yaklaşık yüzde 5’inde görülüyor. Göz yaşı kanal tıkanıklığı şikayetlerinin doğumdan birkaç hafta sonra başladığını belirten Anadolu Sağlık Merkezi Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Yusuf Avni Yılmaz, “Bebeklerde göz sulanmasının en sık sebebi gözyaşı kanal tıkanıklığı olmasına rağmen başka sebepler de vardır. Bunlardan en önemlisi doğumsal glokom yani göz tansiyonudur. Doğumsal glokom kanal tıkanıklığına göre çok daha ciddi bir durumdur. Ayrıca kanalı tıkayan basit doğumsal bozukluğun yanı sıra tümörler ve kistler de göz önünde bulundurulmalı” açıklamasında bulundu.

Oluşum ve gelişim gebelik süresince devam eder
Gözyaşı sisteminin yapıları gebeliğin 5. haftasında, gözyaşı kanalı ise gebeliğin 8. haftasında oluşmaya başlar. Bu oluşum ve gelişim gebelik süresince devam eder. Gözyaşı, gözyaşı bezinde oluşur küçük kanalcıklar aracılığıyla keseye dolar ve gözyaşı kanalı ile burun boşluğuna akar. Göz kapak kaslarının kasılması gözyaşını burun boşluğuna akıtmak için bir pompa etkisi yapar. Bu sistemin herhangi bir yerinde olan tıkanıklık göz sulanması ile sonuçlanır.

Doğumsal glokom da göz muayenesinde değerlendirilmeli
Yeni doğan bebeklerde görülen gözyaşı tıkanıklığı sistem boyunca herhangi bir yerde olabileceği gibi büyük oranda gözyaşı kanalının burna açıldığı yerde görülür. Şikayetler doğumdan sonra birkaç hafta içinde başlar. Genellikle ilk bulgu sulanmadır. Ancak durum devam ettikçe sulanmaya halk arasında çapaklanma diye bilinen sarı renkte akıntı da eşlik eder. Bebeklerde göz sulanmasının en sık sebebi gözyaşı kanal tıkanıklığı olmasına rağmen başka sebepleri de olabilir. Bunlardan en önemlisi doğumsal glokom, yani göz tansiyonudur. Ayırıcı tanıda muhakkak göz önünde bulundurulmalıdır. Doğumsal glokom kanal tıkanıklığına göre çok daha ciddi bir durumdur. Ayrıca kanalı tıkayan basit doğumsal bozukluğun yanı sıra tümörler ve kistler de göz önünde bulundurulmalı.

Tedavi göz sulanmasının sebebine göre yapılmalı
Göz sulanmasının karakteri, eşlik eden başka bulguların varlığı büyük oranda fikir verir. Gerek duyulması halinde bebeğin uyutularak muayenesi, göz tansiyon ölçümü, korneanın çapı ölçümü, gözyaşı yolları görüntüleme gibi ek tetkiklere başvurulabilir. Tedavi sulanmanın sebebine göre yapılması gerekiyor. Sıklıkla sebep doğumsal kanal darlığı veya tıkanıklığı olduğu için bu durumda tedaviyi ikiye ayırmak gerekir. Başlangıçta girişimsel olmayan tedavi önerilir, bu tedavide ana unsur gözyaşı kesesine yapılan masajdır. Burada amaç keseye masaj yapılarak kese içindeki basıncı artırıp kanal ucundaki tıkanıklığa sebep olan zarı açmaya yöneliktir. Uygun masaj ile olguların çoğu 1 yaşa kadar düzelmektedir. Masaj haricinde, gözdeki sulanma sarı akıntıya dönüyorsa bir enfeksiyon olduğu düşünülerek gerekli tedavi yapılmalı.

İşlem önemli oranda sonuç verir
İkinci tedavi seçeneğinin ise masaj yapılmasına rağmen bir yaşına kadar düzelmeyen durumda veya bebeğin bir yaştan daha küçük fakat kontrol edilemeyen gözyaşı yolları enfeksiyon durumlarında gözyaşı yolları sondalama işleminin olduğunu hatırlatan Op. Dr. Yusuf Avni Yılmaz, “Bu işlem genel anestezi altında (uyutularak) yapılır ancak kısa süreli bir işlemdir. Bebeğin çok uzun süre anestezi alması gerekmez. İşlem önemli oranda sonuç verir” açıklamasında bulundu. Basit kanal tıkanıklığı dışında olan sulanma sebeplerinin tedavisi ise tamamen nedene yöneliktir. Doğumsal glokom öncelikle düşünülmesi gereken ciddi bir durumdur. Bu durumda ilaç tedavisinden cerrahi girişimlere kadar tedavi yöntemleri vardır. Gözyaşı sistemini tıkayan tümör, kist vs. gibi durumlarda da yine sebebe yönelik tedaviler yapmak gerekir.

Erken teşhis önemli
Kanal tıkanıklığı durumunda eğer geç kalınırsa sık enfeksiyona bağlı birtakım komplikasyonlar oluşabilir. Ayrıca sondalama işleminin başarısı 12-15 aydan sonra her geçen gün azalmaktadır. Erken teşhis durumunda sondalama gibi basit bir girişimle sorun çözülecek iken bir yaştan sonra daha büyük ameliyatlara ihtiyaç olacaktır. Doğumsal glokomun geç teşhis edilmesi de ciddi kalıcı görme kaybına sebep olabilir.

Yorum Yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir