ANASAYFA   >   BEBEK / ÇOCUK   >   Uyku eğitiminde nelere dikkat edilmeli?

Uyku eğitiminde nelere dikkat edilmeli?

9 Mayıs 2017


Ebeveyn ve aile danışmanı olan, aynı zamanda Molfix danışmanlığını yürüten Pedagog Tansu Oskay uyku eğitimi hakkında önemli noktalara değiniyor. Eğitimin, uyku düzenini kendi kendisine yakalayamayan bebekler için gerekli olduğunu belirten Oskay, diş çıkarma dönemi, hastalık veya büyüme atakları gibi bazı gelişim dönemleri sonrası da bebeklerde uykuya geçme güçlüğü gözlendiğini söylüyor.

Anne & bebek ilişkisi ön planda olmalı
Bebeklere verilen uyku eğitiminde, sağlıklı olanın; anne & bebek ilişkisini ön planda tutmak olduğunu belirten Oskay, ten temasının bu noktada çok büyük önemi olduğunu vurguluyor. Tansu Oskay’a göre; bebeğin duygusal anlamda hazır olduğuna emin olunduğunda odasından çıkılması iyi bir eğitimin başlangıcı. Bebeklerin, annesi tarafından ağlamalarına karşılık alamadığını ya da alamayacağını hissetmemesi gerektiğini, güven bağı oluşturulması gerektiğini de ekliyor Tansu Oskay. Bu süreçte annenin stres kontrolünü sağlaması ve bebeğine hissettirmemesi de önemli bir faktör.

Anneler güven verici beden dilini öğrenmeli
Tansu Oskay, kucakta, memede ya da sallayarak uyutma alışkanlıklarının doğru adımlarla bir veya iki gün içinde ortadan kalkacağına değiniyor. Gece uyanmalarında annelerin güven verici beden dilini nasıl kullanacaklarını öğrenmelerinin büyük önemi olduğunu söyleyerek, bunun tüm uyku eğitimi metotları için bilinmesi ve uygulanması gereken önemli bir püf nokta olduğunu belirtiyor.

Her bebek farklıdır
Tansu Oskay, her bebeğin nörolojik ve duygusal yapısının farklı olduğunu, kendi kendilerini sakinleştirme yapısına sahip değilken, zorlanıyorken atılacak adımlarda ısrarcı ve radikal olmamak gerektiğini söylüyor.
Kazanan – kaybeden felsefesi günümüz bebekleri için uygun değil
Yatakta uzun süre ağlatmaya bırakılan bebeklerle ilgili bazı araştırmalar, vücudunda yoğun stres oluştuğunu ve uykuya geçtiklerinde de bu stresi bünyelerinde taşıdıklarını göstermektedir. Stres hormonu olan kortizol düzeyinin uykuya daldıklarında dahi azalmadığını göstermektedir. Tansu Oskay; “Bu bilimsel verilerin yanı sıra, uyku eğitiminde, kazanan – kaybeden felsefesiyle uygulanan ebeveynlik yaklaşımı günümüz bebekleri için uygun değildir. Gelecekte, empati kuran, kendine güvenen, mutlu, yakınlarıyla sağlıklı ilişkiler kuran bireyler yetiştirmek isteyen ebeveynler, bu anlayışla uyku eğitimlerini planlamalıdırlar. Anne ve babalar pek çok konuda olduğu gibi uyku eğitimi sürecinde de inatlaşmaya girdiklerinde sonucun daha kötü olduğunu görürler” diyor.