- Novakid: Geleceğin meslekleri İngilizce’nin yardımıyla daha erişilebilir hale gelebilir
- 30 dakikayı aşan nöbetler beyinde hasarlanmaya neden olabilir
- Diş eti hastalıkları hamile kalmaya engel olabilir!
- Kadın Sağlığında Bazı Önlemler Asla İhmal Edilmemeli
- Hurafeler yersiz endişe ve stres yaratıyor
- Çocuklarda giderek artış gösteriyor!
- Hamilelikte egzersiz
- Sağlıklı bir gebelik ve bebeğin gelişimi için beslenme önemli
- Uyum sağlayamıyorsa yardım almalısınız
Boşanma kararı hanginiz için zor?
Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Beyin Hastanesi Uzman Klinik Psikolog Çiğdem Demirsoy, huzursuz bir evliliğin ilişkileri yıprattığının, çocuk için sürdürülen bir evliliğin aile bireylerine zarar verdiğinin altını çiziyor.
Çocuğun ruhsal gelişimi açısından faydadan çok zarar verici
Çocuklar için boşanma kararı almamak faydadan çok zarar getirir. Tabi ki çocuklar için en sağlıklı olan anne-babası ile bir arada olduğu bir aile ortamıdır ama sadece fiziksel olarak bir arada olmak yetmez, bu ortamın huzurlu da olması gerekir. Eğer eşler arasında bozuk bir ilişki varsa, iletişim yoksa aile hayatı sağlıklı yürüyemez. İnsan yaşamı çok dinamik bir süreç. Günlük yaşam pek çok konuda karar almayı, birlikte harekete geçmeyi ve bu da sıkı bir iletişimi gerektirir. Bu iletişim kurulamadığında gündelik basit sorunlar bile çözümsüz kalır. Sorunların çözümsüz kalması ve ihtiyaçların karşılanmaması bir yana, aile ortamı huzursuz ve gergin hale gelir, evlilik ve aile işlevselliğini kaybeder. Böyle bir ortam çocuğun ruhsal gelişimi açısından faydadan çok zarar verici olabiliyor.
Küçük sorunlar bile büyüyüp çözümsüz hale gelir
Çocuklar için boşanmama kararı almanın doğru bir davranış değil. Aslında bitmesi gerekirken sadece çocuk için sürdürülen bir evlilik, çocuğa faydadan çok zarar verecektir. Sürekli gergin, stresli bir ortama maruz kalmak çocuk olsun, yetişkin olsun insan için fiziksel ve ruhsal sağlığı bozucu bir durumdur, başta depresyon olmak üzere çeşitli hastalıklara zemin oluşturur. Eşlerin anne-babalık görevlerini sağlıklı bir şekilde yürütebilmeleri için öncelikle kendilerinin ruhsal açıdan dengede olmaları gerekir. Kopuk bir evliliği sırf çocuklar için sürdürmek çok zor ve yıpratıcıdır. Eğer eşler arasındaki ilişkide sevgi, saygı, güven, bağlılık kalmadıysa fiziksel ve hukuki olarak ayrılmasalar da zaten duygusal olarak ayrılma gerçekleşmiş demektir. Sevgi, yakınlık, bağlılık duygularının olmadığı bir ortamda küçük sorunlar bile büyüyüp çözümsüz hale gelir, süreğen bir gerginlik yaşanır ve bir yerde dayanma gücünü tüketip ruhsal ya da fiziksel hastalıklara yol açar.
Evliliğin sürmesi-sürmemesi kararının sorumluluğu da ebeveynlerin kendisine aittir
Ebeveyn olmak sorumluluk almayı ve gerektiğinde çocuğun ihtiyaçlarını önde tutarak özverili olmayı gerektiren bir roldür ancak evliliğin sürmesi-sürmemesi kararının sorumluluğu da ebeveynlerin kendisine aittir, hiç bir şekilde çocuklara yüklenmemelidir. Çocuk evliliğin sürmesini ve ne koşulda olursa olsun anne-babasını bir arada görmek isteyebilir, ayrılacak olmalarından üzüntü duyması da doğaldır. Çocuk yaşı ile orantılı olarak yeterli mantıksal ve duygusal olgunluğa sahip olmayabilir, kendisi için neyin sağlıksız olup olmadığını ayırt etmesi ve geleceği için doğru seçimler yapması ondan beklenemez, beklenmemelidir. Sağlıksız bir gidişat varsa bunu görüp sona erdirmek ebeveynin sorumluluğudur.
Çocuklar üstesinden gelebilir
Boşanmış olan çiftlerin çocukları da mutlu bir yaşam sürebilirler. Ebeveynlerinin boşanması hemen her çocuk için olumsuz, istenmeyen bir durum olsa da mutlaka her çocukta derin yaralar açacağı, çocuğun bundan sonra hiç mutlu olmayacağı anlamına gelmez. Çocukların boşanmadan nasıl etkileneceği tamamen anne babanın bu süreci nasıl yönettiği; kendilerinin boşanma sonrasında en kısa sürede yaşamlarını düzene koymaları ve ruhsal dengelerini sürdürebilmeleri ile ilgilidir. Çocuklar anne-babayı model alır, onların duygularından da etkilenirler. Boşanma sonrasında annesi ya da babası üzgün, dağılmış, kaygılı, hayal kırıklığı, yalnızlık duygusu, kızgınlık, öfke gibi olumsuz duygular içerisindeyse bu çocuk için mutsuzluk kaynağı olacaktır. Anne ya da babasını üzgün, mutsuz gören bir çocuk durumun üzülecek bir şey olduğunu düşünür ve kendisi de böyle hisseder. Onların yeni yaşam biçimine uyum sağladığını ve duygusal olarak dengede olduğunu gördüğünde ise başlangıçta üzülse bile o da anne-babasını model alarak olumsuz duyguların üstesinden gelecektir.
Arada bırakılmamalı
Çocuk her iki ebeveyniyle de bağını sürdürebilmeye ihtiyaç duyar. Çocuk anne-babanın arasında kalmamalı ya da birinden birini tercih etme durumunda bırakılmamalıdır. Eğer anne baba birbirine düşmanca tutum içinde değilse, çocukları için gerekli olacak düzeyde iletişimi kurabiliyorlarsa çocuk ayrılıktan daha az etkilenecektir.
Öncelikle kendinizi duygusal açıdan hazırlayın
Boşanmayı düşünen çift olarak çocuğunuza duygusal destek verebilmeniz için öncelikle kendinizi duygusal açıdan güçlü kılmalı, psikolojik olarak bu sürece hazır olmalısınız. Boşanma taraflar arasında iletişimi gerektirir. Eğer eşler arasında iletişim yoksa yoğun çatışmalar yaşanıyorsa, boşanma da zahmetli olacaktır. Çünkü pek çok konuda karar alma ve düzenleme yapılması gerekir. Evleri ayırmak, eşya ve birikimlerin paylaşımı, çocukların velayeti, boşanma sonrasında kim nerede yaşayacak, çocuklarla görüşme şekli, sıklığı gibi pek çok konuşulup uzlaşılması gereken konu vardır. Eğer aralarındaki iletişim ya da bireysel olarak psikolojik durumları bunu kaldırabilecek durumda değilse bir uzman yardımı almakta fayda olacaktır. Gerekirse bireysel olarak psikolojik destek almaları, sağlayabiliyorlarsa birlikte boşanmaya yönelik olarak ilişki, iletişim danışmanına başvurmaları hem kendileri, hem çocukların psikolojik durumu için destek sağlar, boşanma sırasındaki güçlükleri daha kolay çözerler ve sonrasında yeni yaşam biçimine uyum süreci daha kolay olur.
İkinci evlilikte iki hatalı tutum var
Ebeveynlerden birinin ikinci evliliğini gerçekleştirmesi durumunda, iki hatalı tutum gözlemleniyor:
• Çocuk anne ya da babasını başka biri ile paylaşmakta zorlanabilir, üvey anne/babayı kabullenip ilişki kurmayı öz anne/babası ile bağının kopması gibi görebilir ya da anne/babasının böyle algılayıp kendisine güceneceği gibi kaygılar yaşayabilir.
• Genel olarak iki hatalı tutum oluyor, ya kabullenilmesi için çok acele edilip baskı yapılıyor ya da aman çocuk üzülmesin diye fazla hassas davranılıyor.
İki türlü de hem çocuk için hem de üvey anne/baba rolündeki yetişkin için zorlayıcı oluyor ve ilişki doğal bir şekilde gelişemeyip tıkanıklık doğuyor
Çocuğa bu yeni durumu kabullenmesi için zaman tanımak, baskı yapmamak gerekir. Özel bir ihtimam göstermek, üzülmesin diye fazla üstüne düşüp tavizkar davranmak da hatalı bir tutumdur, böyle bir yaklaşım çocuğa tam tersine ortada üzülecek bir durum var mesajı verip kabullenmesini zorlaştırır.
İlgili Yazılar
Son Haberler
-
“Annemde de vardı bir şey olmadı!” diyerek ihmal etmeyin!
Adet sırasında aşırı kanama, şiddetli adet ağrıları, tekrarlayan ve geçmeyen...
- Eklendi Kasım 18, 2024
- 0
-
Novakid: Geleceğin meslekleri İngilizce’nin yardımıyla daha erişilebilir hale gelebilir
İngilizce gibi yabancı bir dil öğrenmek, yaşlanmayı yavaşlatmaktan yaratıcılığı geliştirmeye...
- Eklendi Kasım 6, 2024
- 0
-
30 dakikayı aşan nöbetler beyinde hasarlanmaya neden olabilir
Küçük çocuğu olan anne ve babalar, beyne zarar vereceği düşüncesiyle...
- Eklendi Kasım 3, 2024
- 0
-
Diş eti hastalıkları hamile kalmaya engel olabilir!
Diş sağlığı, genel sağlığımızın ayrılmaz bir parçasıdır ve özellikle bir...
- Eklendi Ekim 24, 2024
- 0
-
Sonbaharda havaların soğuması ve okulların açılmasıyla birlikte çocuklar kapalı ortamlarda...
- Eklendi Ekim 18, 2024
- 0
-
Kadın Sağlığında Bazı Önlemler Asla İhmal Edilmemeli
“Ailemde hiç kanser yok, dolayısıyla risk unsuru taşımıyorum!”, “Herhangi bir...
- Eklendi Ekim 11, 2024
- 0
-
Hurafeler yersiz endişe ve stres yaratıyor
Anne adaylarının hamilelik sürecinde çevrelerinden duydukları özellikle de ağrı, sancı...
- Eklendi Ekim 4, 2024
- 0
PARENTS TV
YAZARLAR
-
Genital bölge yağ enjeksiyonu ile ilgili merak edilenler
Estetik denildiğinde akla ilk gelen uygulamalardan olmasa da kadınlar...
- 17 Haziran 2024
- 0
-
Seyahat süresince çok uzun süre hareketsiz kalmayın
Sevgili anne adayları; Biliyorsunuz önümüzde uzun bir bayram tatili...
- 8 Nisan 2024
- 0
-
Hepinize keyifli bir gebelik süreci diliyorum
Sevgili anne adayları merhaba. Ben, Kadın Hastalıkları ve Doğum...
- 3 Nisan 2024
- 0
-
Denizde on gün
Davet Mimi’ye geldi, “biz ailece tekneyle kıyıları dolaşacağız, Mimi...
- 9 Eylül 2020
- 0
-
Bu yaz İstanbul’da
Temmuz’un ikinci yarısına kadar tezimle uğraştım. Acayip bir harala...
- 8 Ağustos 2020
- 0
-
İlk ders, ilk kazanç
Talia, neredeyse 16 yaşında. Dersleri, aktiviteleri, arkadaşları, sevdikleri, bildikleri,...
- 7 Temmuz 2020
- 0
0 yorum