“Meningokok” enfeksiyonu ve aşısı – Dr. Sinem Karaca Atakan

2 Ocak 2017

pediyatrist_anne

Yeni yılın ilk günlerinde daha eğlenceli konulardan bahsetmek isterdim ama çocukların sık hasta olduğu kış mevsiminde anne babaların aklını karıştıran “özel aşılar” konusunda bilgi vermek istiyorum. Sağlık Bakanlığı takviminde yer alan aşıları rutin olarak sağlık ocakları ve hastaneler uyguluyor. Ancak konu takvimde olmayan aşılara gelince sıkıntı başlıyor. Aileler özellikle Meningokok menenjit aşısını yaptırırken tereddüt yaşıyorlar. Bunun sebebi bu kararın aileye bırakılmış olması ve ailelerin genellikle aşılar konusunda ilaç firmalarının ve bazı hekimlerin ticari kaygılar sebebiyle aşıyı önerdiğini düşünmesi oluyor. Aslında ailelerin aşı konusunda dikkat etmesi gereken konu, risk ve gereklilik olup olmadığıdır. Bu nedenle aileler öncelikle “Menenjit hastalığı nedir? Menenjit aşısını yaptırmak gerekir mi? Yaptırmazsak ne gibi riskleri olur? Çocuklarımızı ne kadar tehlikeye atmış oluruz?” gibi sorulara cevap ararlarsa, meningokok menenjit aşısı konusunda doğru karar vermeleri kolaylaşacaktır.
Menenjit beyin ve omuriliği çevreleyen zarlarda enfeksiyon gelişmesiyle kendini gösteren bir hastalıktır. Meningokok, pnömokok, Hemofilus infulenze tip B isimli üç farklı türde bakteri sebebiyle olmaktadır. Menenjit, ne yazık ki, %5-10 oranında ölüme neden olurken, %40 sakatlıkla sonuçlanır. Rutin aşı takviminde Hemofilus influenza ve pnömokok aşıları karma aşıyla birlikte yapılır. Bu nedenle bazı aileler “menenjit” aşısı diye söylendiğinde daha önce yaptırmış olduklarını düşünüyorlar. Ancak bu bakteriler içinde en tehlikeli olanı meningokoktur, hava yoluyla bulaşarak 2-3 gün içinde tüm vücuda yayılan, beyin zarı iltihabının yanı sıra tüm vücutta ağır kanamalar, döküntü ve birçok organın yetmezliğiyle seyreden, sonuçları ciddi bir hastalık tablosuna, yani meningokoksemiye neden olur. Menenjit vakalarında %10, meningokoksemi vakalarında ise %20 ölüm riski olmaktadır. Sağ kalanlarda uzuv kaybı, havale geçirme, felç ve zeka geriliğine neden olabilir. Erişkinlerin bir kısmı hasta olmadan bakteriyi boğazlarında taşırlar ve çevrelerindeki çocuklara bulaştırarak hastalanmalarına neden olurlar. Özellikle de 5 yaş altı çocuklar, ergenler, bağışıklığı baskılanmış kişiler ve okul, askeriye gibi kalabalık ortamlarda olanlar için tehlikeli bir hastalıktır. Ülkemizde küçük çocuklara daha çok hacılardan bulaşmaktadır. Hacılar, aşı ile korunuyor, ancak hacı adaylarına yapılan mevcut aşı mikrobun boğazda taşınmasını önlemediğinden çocuklar için risk oluşturmaya devam ediyorlar. Eski aşılar kısa süreli koruyuculuk sağlar, 2 yaşın altında uygulanmaz ve taşıyıcılığı önlemez. Bizim çocuklar için tavsiye ettiğimiz yeni aşılar ise uzun süreli bağışıklık sağlar, taşıyıcılığı azaltır. Meningokokal hastalıklara yol açan bakterinin 13 alt grubu tanımlanmıştır. En sık hastalık oluşturan serogruplar A, B, C, Y ve W-135’tir. Serogruplar coğrafi bölgelere ve yaş gruplarına göre farklı dağılım göstermektedir. Ülkemizde en sık serogrup B (%31) ve W135 (%42) ile ilişkili hastalık görülmektedir. Türkiye’de var olan konjuge aşılarla A, C, Y, W-135 serogruplarının yaptığı hastalıktan korunmak mümkündür. Bu da hastalık etkenlerinin %70’ine karşı korunabildiği anlamına geliyor. Geri kalan %30’u oluşturan B tipi için aşı geliştirme çalışmaları daha uzun sürdü, şu anda Amerika ve İngiltere’de B serotipine karşı aşı mevcut, önümüzdeki yıl ülkemize de gelmesi bekleniyor. Bu şekilde tüm tiplere karşı koruyuculuk sağlanabilecek. Mevcut uygulamadaki ilk aşı ABD’de 2005’te aşı takvimine alındı, birçok ülkede de (İngiltere, Yunanistan, ABD, Çin gibi) rutin uygulanıyor, yani yeni bir aşı değil. Ülkemizde ise 2013 yılından beri yapılıyor, rutin aşı takvimine girmesi planlanıyor. Şimdilik ailelerin onayı ile yapılıyor. Türkiye’deki en sık görülen bu bakteri tiplerine koruma sağlayan aşı taşıyıcılığı da engelliyor. Piyasada bulunan bir marka aşının 9-23 aylık çocuklara en az 3 ay arayla 2 doz, 2 yaşından büyük çocuklara ise tek doz yapılması gerekiyor. Başka bir marka da 12 aydan itibaren 55 yaşa kadar tek doz uygulanabiliyor. Meningokok aşısı, diğer aşılarla birlikte yapılabiliyor. Aşının yapılan yerde ağrı-şişme-kızarıklık, halsizlik, huzursuzluk, ağlama ve ateş gibi yan etkileri nadiren olabiliyor. Çoğu zaman basit ağrı kesici ve ateş düşürücülerle 1-2 gün içinde geçiyor. Birkaç özel durumda aşının yapılması önerilmiyor, bunlar aşının içeriğine alerjinin olması, aşının tıpasında olan latekse karşı alerjinin olması, aşı yapılacağında yüksek ateşli hastalık geçirme, önceden Guillain Barre adındaki sinir hastalığının geçirilmesi olarak sayılabilir.
Sonuç olarak; nadir görülen ama gerçekleştiğinde ağır tablolara neden olan bir enfeksiyon etkeninden korunma imkanımız olduğunda bundan faydalanmanın doğru olduğunu düşünüyorum. Ülkemiz meningokok açısından riskli bölgede, göçler nedeniyle risk gittikçe artıyor. Yeni aşı geldiğinde tüm alt gruplar için etkili aşı olacak. Çocuklarımızı koruma şansımızı sonuna kadar kullanmalıyız.
Ticari isimleri ile menenjit aşıları
Menactra: 9-23 aylık bebeklerde 3 ay arayla 2 kere uygulanıyor. 2-11 yaş arasında ise bir doz uygulanması yeterlidir. Aşılanma sonrası korunma tiplere göre % 90 -%100 seviyelerine çıkmaktadır; yani koruyuculuğu iyidir. Amerika’da 2006 yılında uygulanmaya başlanan eski bir aşıdır.
Nimenrix: 12 aylıktan itibaren çocuklara, ergen ve yetişkinlere tek bir doz şeklinde uygulanır.

Yorum Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir