9 aylık yolculuğa hazır mısın?- Ayşe Öner

10 Mart 2017

Anne ve baba olmak. Hayatımızda, evlilikten, ipotekten, kariyerden çok daha büyük bir sorumluluk; bir bebeğiniz olduğunda artık asla tek başınaymışsınız gibi davranamazsınız, çocuk sahibi olmak “ben” den “biz” e geçiş ve hayatınızda ki en büyük değişimdir. Bu sürece, bu tempoya, bu sorumluluğa hazır mıyız acaba? Anneler için o mucizevi 9 aya, bedenimizdeki değişiklikleri kabullenmeye hazır mıyız? Bu yolda karar verme aşaması diye bir şey var mı sizce? Hepimiz sormuşuzdur kendimize, eşimize. Acaba doğru zaman ne zaman? Doğru yaş var mı, olmalı mı? İçinizdeki ses.. Asıl ona kulak verin. Hamile kalmadan önce, hamilelik dönemi boyunca, bebeğinizi kucağınıza aldığınızda, çocukluk dönemlerinde… Kendi yaşamımızla ilgili bazen olumsuz ve karanlık düşüncelerimiz olduğunun farkında bile olamaz, gücümüzün getirebileceği fırsatları göz ardı ederiz. Anne olmayı planlarken veya anneyseniz siz nerede duracaksınız, duruyorsunuz? Yapabildiklerinizi keşfettiğinizde onları hayatınızın içine alın, bu keşfi de kendiniz yapmalısınız çünkü kaynak sizden geldiğinde doğrudur… Peki hamile kalmadan önce ruhen ve bedenen nasıl hazırlıklar yapabilirsiniz size biraz bu bilgileri aktarmaya çalışayım.

Doğum kontrol yöntemlerini artık bir kenara bırakın
Eğer doğum kontrol hapı, spiral, aylık ve 3 aylık iğneler; doğum kontrol yönteminiz her ne ise tercihen birkaç ay öncesinden bırakmalısınız. Hamile kalmayı etkileyecek bir hastalığınız ve düzenli kullanmak zorunda olduğunuz ilaçlar var ise mutlaka öncelikle sizi takip eden doktora hamilelik planınızdan bahsetmeyi unutmayın. Yaşam tarzınızı gözden geçirin ve sağlıklı beslenmeye özen gösterin.

İyi bir doktor. İyi bir kadın doğum doktoru bulmanın püf noktaları diye bir şey var mı acaba?
Burada en önemli kaynak yine sizsiniz. Doktoru seçerken dikkat edilecek püf noktalarını belirleyecek maddeler sizin içinizde saklı. Kadın doğum doktorunuz diğer tüm branşlardan farklı olarak, sizi bu büyülü 9 aylık süreçte ruhen ve bedenen destekleyecek ve o mucizeyi kucağınıza almanızı sağlayacak en önemli insan. O yüzden seçim yaparken mesleki tecrübeleri de sizin için en önemli nokta. Bu konuda etrafınızda daha önce doğum tecrübesi yaşamış kişilerden de doktor seçimi konusunda bilgi alabilirsiniz. Seçeceğiniz doktorun ellerine bakın, size dokunduğunda kendinizi iyi hissediyor musunuz? Elleri nazik mi ? Bu eller bebeğinizi dünyaya çıkaracak. Doktorunuzun gözlerinin içine bakın. Kendinizi nasıl hissediyorsunuz? Doktorunuz sizin felsefenizi onaylıyor mu? Kendinizi, içten içe reddettiğiniz bir doktorla sınırlamayın, hislerinizi kimseye anlatmak zorunda değilsiniz. Hissettiğiniz pozitif duygularla, EVET BU BENİM DOKTORUM diyorsanız o zaman kendinizi güvende ve mutlu hissedersiniz.

Doğru doktoru buldunuz
İkinci aşamada eğer hiçbir ayrıntıyı gözümden kaçırmayayım diyorsanız doktorunuzun önereceği tahlilleri mutlaka yaptırmalısınız. Bunların ilki Pap Smear testi olacaktır. Diğer kan ve ek tahliller de sizin aile sağlık geçmişiniz göz önünde bulundurarak, doktorunuz ile belirleyeceğiniz tahliller olacaktır.

Kötü alışkanlıklarınızı bırakın
Kötü alışkanlıklarınız var ise; alkol ve sigara bu alışkanlıklar sizin için her ne ise vedalaşmanın zamanı geldi. Evet biliyoruz çok zor. Özellikle sigara içen anneler için sigarayı bırakmak. İçen herkes bilir sigaranın zararlarını, ama yine de içmeye devam eder. İşte tam da bu yüzden zararlarını çok iyi bilen anneleri bu konuda yargılamayacağız ama şunu hep aklınıza getirin lütfen; çocuğunuz doğduktan sonra ona 1 çay kaşığı nikotin ya da 1 çay kaşığı alkol içirir miydiniz? Bu kadar hevesle, özenle beklediğiniz bebeklerinize bunu yapabilmeyi aklınızdan bile geçirmezsiniz değil mi? O zaman bugün tam zamanı… Kötü alışkanlıklarınızdan kurtulma zamanı…

Folik Asit kullanmaya başlayın
Doktorunuza da mutlaka danışarak her gün 400 mcgr folik asit alımına başlayın. Folik asit suda çözünen bir B vitamindir. Vücutta depolanmadığı için mutlaka her gün alınması gerekmektedir.Vücutta protein sentezi, hücre çoğalması ve kemik iliğinin görevini eksiksiz yerine getirmesi gibi işlevlerde bulunur ve bebeğin gelişimi için ve omurga açıklığı problemini önleyecek mutlaka kullanılması gereken bir vitamindir.

Tartıya çıkın
Mutlaka hamile kalmadan önce kilonuzu kontrol altına alın.Kilolu olmak gibi, çok zayıf olmak da gebeliği zorlaştırabilir. Vücut kütle indeksinizi (BMI) hesaplayın ve hamilelik boyunca kendinize doğru bir beslenme ve iyi bir egzersiz programı belirleyin. Hamilelikte alınan aşırı kilolar sizi hem ruhen hem fiziken olumsuz yönde etkileyecektir.

Kursa katılın
Hamile kaldığınızda ilk 3 ay, içinizde büyüyen “can” ın temellerini sağlamlaştırmanız, bebekle birlikte titreşimlerinizde oluşacak değişimlere hazırlanmanız içindir. Bu süreç bazen zor ve bulantılarla geçebilir, bazı hamileler ise hiç sıkıntısız atlatırlar. Sonra neler olacak? Hamilelik zamanı uzun, içinizde ki bebeğin gelişmesi, dünyaya doğabilmesi, sizin onunla kuracağınız ortaklık ve bağ için bu zamana ihtiyacınız var. Yanı sıra kendinizle, hislerinizle, vücudunuzla yeniden, ya da ilk defa temasa geçmekle ilgili de bir zaman. Bebeğinizin bedeninizde büyüdüğünü gördükçe mucizeye inanacak ve kadın olmanın bir mucize olduğunu anlayacaksınız; bu dokuz ay sizin beden ve ruhunuzla annelik alanına girebilmenizi sağlayacaktır. Doğum ise düşünerek, okuyarak anlayabileceğiniz bir deneyim değil, entelektüel bir doğum yapamazsınız. Hisleriniz, içgüdülerinizle, ilkelliğiniz ve ruhunuzla doğurursunuz. İşte bu süreci en iyi değerlendirip, eşinizle birlikte seçeceğiniz doğru bir doğum öncesi kursa katılmak; size sabırlı olmayı, şartlanmışlıklardan kurtulmayı, anlayışınıza derinlik katmayı, normal doğumun gerçek felsefesini, ne kadar sağlıklı, biyolojik, normal ve manevi bir süreç yaşadığınızı hissettirmelidir. Böylece bedeninizle, bir canın dünyaya gelebilmesi için yol olduğunuz, ruhani yolculuğa hazır olmanız mümkün olacaktır. Tabii doğum sonrası bebekli hayat, bebeğin dili yok, siz onunla iletişime geçerken doğum öncesi öğrendiğiniz bilgiler ve beceriler sayesinde bebeğinize güvenle, etrafın söylevlerinden etkilenmeden,
eşinizle birlikte rahat bir bakım yapmanın keyfini çıkaracak ve pozitif ruh haliniz bebeğinizi de rahatlatacaktır. Emzirme konusunda ön bilgi almak, inisiyatif kullanabilmek önemli, unutmayın birçok yeni doğum yapmış anne bebeğini sırf yanlış bilgilendirmelerden dolayı emzirememektedir.

Pozitif düşünce
Bunun etkisi tartışılmaz öğle değil mi? Yalnızca hamilelik zamanında değil, hayatın her alanında olumlu düşünün deniyor “ne ekersen onu biçersin” sözü düşünceler için de geçerli. Pozitif düşünmek, bizi hem ruhen, hem bedenen yaşayacağımız zorluklara karşı daha güçlü kılacaktır. Neşe içinde yaşadığınız zaman bunu bebeğinize de aktarırsınız, bebekleriniz sizin gerçek değerlerinizi hissederek öğrenirler. Bebek sizin titreşimlerinizi dinlediğine göre ağzınızdan çıkan sözcükleri dahi dikkatli seçmeniz gerekiyor. İyi şeyler yaşayacağınızı, kendiniz ve bebeğiniz için doğru olanı bilin, o da buna güvenecektir. Ona güvenmesi için neden gösterin. Ama hayatta sizi zorlayan bir takım durumların olduğunu düşünüyorsanız, hamilelik öncesinde mutlaka bir uzmandan destek alın. Hiç tanımadığınız biri ile (özellikle bu alanının uzmanı iyi bir psikolog olursa) dertlerinizi paylaşmak sizin üstünüzdeki o ağırlığı bir nebze olsun hafifletecektir. Unutmayın yüreğinizdeki ses, doğru ses!

Hazırsınız
Gördüğünüz gibi merkez sizsiniz. Anne olmak üzere çıktığınız yolculuk ya şimdi başlıyor ya da başladı devam ediyor, aslında siz hamile kalmadan önce başladı bile… Sadece tıbbi yöntemlere, teknolojiye yoğunlaşmaktansa, gebeliğin sonsuz düzleminde olmayı çok daha keyifli bulacaksınız, dünyaya doğacak bebek sizi seçmiş bir ruh, ebeveyn olarak siz de bu düzenin büyük bir parçasısınız.

Yorum Yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir