ERKEN YAŞTA GÜZEL DAVRANIŞLAR ÖĞRETİN

5 Aralık 2014

Tepkilerini özgürce verebilmek çocuklar için hayati önem taşır. ‘Lütfen’, ‘teşekkürler’, ‘pardon’ gibi cümleleri küçük bir çocuktan duymak genelde büyükleri şaşırtır; ancak, çocuklara iyi davranışları erken yaşlarda öğretmek çok da zor değildir.

Terbiyeli bir çocuk farklı alanlarda, örneğin okulda, parkta, başka kişilerin evinde ya da halka açık yerlerde, kendi yaşıtlarına göre birçok şeyi daha iyi yapar. Bir düşünün kendi evinize nasıl çocukları davet etmek isteyeceğinizi, büyük olasılıkla nazik, terbiyeli,kibar ve kıymet bilenler, başka bir deyişle; sözlerinden lütfen, teşekkürler, pardon gibi kelimeleri esirgemeyenler tercihinizdir olacaktır.

TERBİYE NEDEN ÖNEMLİ?
Bazen çocuklarınızın sosyal çevre içerisinde yaptığı nezaketsizlikleri sizin gülmenizi sağlayabilir; hatta bu yaptığı davranışların normal olduğunu ve diğer çocukların da bu gibi davranışlarda bulunduklarını varsayabilirsiniz. Bu yaptıklarını şirin bulmaya devam ederseniz, çocuğunuzun bu kötü dil ağzına yerleşmeye başlar; ve herkesin ortasında babasına “eşek kafalı” diye seslenmesi pek hoş olmaz.
Aslında birçok problemin temelinde onlara istediğimiz kadar çok zaman ayırmayışımız yatmaktadır. Zaman sıkıntısı yaşadığımız dönemlerde çocuğumuza dikkat etmeden sert mesajlar verebiliriz
Ancak çocuğunuza pozitif bir tutumla ve sabırla doğru davranışları öğretmeye çalışırsanız, sonuçların olumlu olduğunu göreceksiniz. Örneğin; çocuğunuz elinizden bisküviyi kapıp aldığında ona, “sanırım bir şey söylemeyi unuttun” deyin; eğer size boş boş bakıyorsa, ne dediğinizi anlamadıysa, “teşekkürler demeni bekliyorum” deyin.
Bu yöntemi onunla oyun oynarken de kullanabilirsiniz. Oyun sırasında oyuncak ayıyı sizin elinizden oyuncağı kapar; siz de, “ben bu oyuncak ayıyı sevmiyorum, oyuncağımı elimden aldı, en azından ‘lütfen’ demeliydi” dersiniz. Bir dahaki sefere oyunu baştan alın. Bu sefer oyuncak ayı sizden oynadığınız oyuncağı kibarca istesin. Siz de ona gülümseyip “tabii ki oyuncak ayı, şimdi senin sıran oynamak için, ‘lütfen’ dediğin için teşekkür ederim” dersiniz. Bu yolla çocuğunuz kendisinin eleştirildiğini ve suçlandığını hissetmeyecektir. Bu tür bir yaklaşımın ne kadar olumlu yönde etkili olduğunu zamanla göreceksiniz.

DAVRANIŞLARINIZLA ÖRNEK OLUN
Çocukların davranış bozukluklarının en önemli nedeni, kendilerine model olarak erişkinleri almalarıdır. Bir düşünün; aramızdan kaçımız her zaman ailesine karşı kibar ve saygılı olmuştur?
Evde bu sözler hiç mi duyulmuyor:
Bana uzaktan kumandayı at!
Kendine gel!
Şşş… dinlemeye çalışıyorum!
Sussana sen!
Çocuğumuzdan bir şey yapmasını istediğimizde, cümlemize ‘lütfen’ kelimesini eklemek sizin otoritenizi zedelemeyecektir. Tam tersine bu davranışınız sizin otoritenizi ve kibarlığınızı gösterecektir. Çocuklardan bir şeyi rica ederek istemekle, bağırarak ve emir vererek istemek sonucunda büyük davranış farkları görülür. Kendisinden nazik bir şekilde rica edilen şeyi, çocuğunuz daha isteyerek ve içinden gelerek yapacaktır. Bu yaklaşım özellikle 4-5 yaş arasındaki çocukların terbiyeli gelişmelerini destekler.

KÜÇÜK TAKLİTÇİLER
Terbiye konusunda pratik yapmak kadar etkili bir yöntem yoktur. Ayrıca tekrarlar da iyi ve kötü davranışların oturmasında önemlidir. Çocukların ağzından erişkin cümlelerini duymak günümüzde çok yaygın hale gelmeye başlamıştır. Böyle bir durumda onu suçlayamayız da; çünkü bizden ne görürse ve ne duyarsa aynısını yapmaktadır. Bununla birlikte birçok çocuk, ‘lütfen’ ve ‘teşekkürler’ gibi kelimelerini de sık sık kullanmaya başlamıştır. Yaklaşık 3 yaşından itibaren çocuğunuza ‘lütfen’ ve ‘teşekkürler’ demeyi öğretebilirsiniz. Bu davranışları çocuğunuzdan hemen benimsemesini beklemek yerine, sabırla ona pratik yaptırın. Onun sorularına ve cevaplarına, kibar ve saygılı bir şekilde cevap verin. Zamanla çocuğunuz, otomatik olarak, bu kelimeleri kullanmaya başlayacaktır.

MASA KONUŞMALARI
Çocuğumuz sofra kurallarını, erişkinlerin masadaki davranışlarını izlemeden nasıl öğrenebilir ki? Bu yüzden, günde en az bir kere ailece yemek yiyin. Sofrada nasıl davranacağını biliyor olmak, önemli bir sosyal beceridir. Ve bu bazen, ailece dışarı yemeğe davet edilmekle programdan hariç tutulmak arasındaki büyük fark anlamına gelmektedir.
Öncelikle tüm aile bir araya gelin ve dirseklerin masadan uzak tutulması gerektiği gibi ve herkesin yemeği bitinceye kadar kimsenin masadan kalkmayacağı gibi bazı standartları belirleyin; Ayrıca ağız kapalı bir şekilde yemek yeneceği, ağız doluyken konuşulmayacağı, yemeğin öncelikle masada oturan diğer kişilere önerilmesi gereği de öğrenilmesi gereken sofra davranışları arasındadır.
Herkesin bu kuralların içeriği ve bu standartları alışkanlık haline getireceği konusunda görüş birliğine varmasını sağlayın.

ARKADAŞLARI ZİYARET
Sosyal kuralları öğretmenin en uygun yolu, sonuçlarını da göstererek birbiriyle uyumlu nedenler bulmaktır. Çocuğunuz arkadaşlarından daha farklı davranarak sosyal çevre içerisinde kabul edildiğinin farkına varabilir. Bu durumda arkadaşlarının ailelerini eleştirmeden ya da kötülemeden ailelerinin farklı kuralları olduğunu ve buna göre davrandıklarını söyleyebilirsiniz. Çocuğunuz size arkadaşlarından ve ailelerinden, “Ali yemek yerken annesi ağzını kapamasını söylemiyor” gibi örnekler de verebilir Bunun karşılığında “Bu Ali için iyi bir şey eğer annesi böyle davranıyorsa, ama bu bizim ailemiz için geçerli değil.”diyebilirsiniz. Herkesin evinde kendine göre kuralları vardır. Önemli olan çocuğunuzun davranışlarının her evin kurallarına uyum sağlamak olduğunu anlamasıdır.

Olumlu davranışları cesaretlendirmenin 6 yolu
• Pratik yapın: Eşinize size çay getirdiği zaman teşekkür edin. Girdiğiniz dükkandaki çalışana ‘günaydın’ deyin. Çocuğunuza oyuncaklarını toplamasını söylediğinizde, ‘lütfen’ demeyi unutmayın.
• ‘Teşekkür etmeyi’ reddediyorsa: Çocuğunuz sizin ona verdiğiniz bir şey için teşekkür etmeyi reddediyorsa, ona verdiğiniz şeyi söz vererek geri alın; ve gerçekten minnettar olduğunu gösterinceye kadar da ona geri vermeyeceğinizi söyleyin.
• Örnek olun: Günlük hayatınızda kullandığınız kibarlık içeren cümleleri çocuğunuz duydukça o da benimsemeye başlayacaktır. “Evet, lütfen”, ya da “Ellerine sağlık anne, çok güzel olmuş” gibi cümleleri siz kullandıkça, çocuğunuz da sizin ne kadar kibar ve nazik birisi olduğunuzu fark edecektir.
• Kural koyun: Konuşma sırasında ‘pardon’ demeden laf kesilmeyeceği konusunda çocuğunuzu uyarın. Çocuğunuz için sihirli kelimeleri kullanmanın ne kadar önemli olduğunu ve kullanmazsa reddedileceğini ona belli edin. Acil bir durum olmadıkça, konuşma bitinceye kadar da beklemesi gerektiğini öğretin.
• Çocuğunuzu dışarı çıkardığınızda: Yemek yemeğe gidiyorsanız, daha önceden kimin nereye oturacağını, çocuğunuzun ne yiyeceğini, yemeğini bitirinceye kadar masada oturması gerektiğini onunla paylaşın. Bu sayede huysuzlanmaz, sizde zor durumda kalmazsınız.
• Onu meşgul edin: Dışarıya çıkarken yanınıza çocuğunuzu oyalayabilecek eşyalar alın. Çocuğunuz oyalandığı için sıkılmayacak, size ve çevresine karşı daha nazik olacaktır.

Yorum Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir