Cocobolinho ile keyifli söyleşi

İzmir’den tüm ülkeye ismini duyurmayı başarmış bir blogger Gülnihal Eren… Ama siz onu Cocobolinho diye tanıyorsunuz. Aslında diş hekimi olan Cocobolinho, günlük hayatta beğendiği şeyleri sosyal medyada paylaşıyor. Ama artık hayatı yeni bir boyut kazandı ve sevimli oğlu Bulut’u kucağına aldı. Hamilelik, oğlu Bulut, güzellik, trendler derken; Gülnihal Eren ile herşeyden biraz konuştuk.

Cocobolinho diye tanıdığımız Gülnihal Eren kısaca kimdir?
Sosyal medyada Cocobolinho olsam da, gerçek hayatta mesleğini çok seven bir diş hekimiyim. Öğrenme ve öğretme arzum ağır bastığı için, üniversiteden mezun olduktan sonra doktora yapıp, mesleğimde akademisyen olarak ilerlemeyi tercih ettim. Halen de dişhekimliği fakültesinde araştırma görevlisi olarak çalışıyorum.
Diş hekimliği ile moda dünyası arasında bir uçurum var. Nasıl karar verdin? Günlük yaşantımızda yapmamız gereken işlerin yanında, bize iyi gelen hobilerimizin olması önemli. ‘Cocobolinho’ olarak yaptığım herşey benim hobim, kendime ayırdığım boş zamanlarda beni mutlu eden böyle bir aktivite alanı yarattığım için çok mutluyum. Bu anlamda herşey tamamen spontan gelişti. Aslında hala da öyle… Bir gün herkes gibi ben de bir instagram hesabı açtım ve çektiğim fotoğrafları eklemeye başladım. Moda konusunda herhangi bir bilgi birikimine sahip olduğumu asla iddia etmedim, tüm paylaştıklarım tamamen kendi zevkim ve içimden geldiği gibi… Zaten sadece moda paylaşımları yapmıyorum. Günlük hayatımda beğendiğim herşeyi paylaşıyorum. 2012 yılından bu yana paylaşım yapıyorum ve ‘mesleğim günlük yaşantım-sosyal medya’ arasında bir denge oluşturdum, şimdilik herşey yolunda gidiyor. Ama önceliğimi her zaman mesleğim ve günlük yaşantım oluşturuyor. Bu hobiyi ise bana iyi geldiği sürece devam ettirmeyi düşünüyorum.

Şimdi bir de annelik eklendi. Bulut’un doğumundan sonra hayatında neler değişti?
Hayatım yepyeni bir boyut kazandı. ‘Annelik’ bütün sorumlulukların en güzeli, hayatta bugüne kadar yaptığım şeyler arasında en anlamlısıymış. Bulut ile birlikte, hayatımdaki önceliklerin sırası değişti. Onun tüm ‘ilk’lerinde yanında olmak, onunla birlikte hayatı öğrenmek kesinlikle çok güzel.

Hamilelik süreci nasıl geçti?
Hamilelik 9 ay boyunca süren bir yolculuk. Herkesin yolculuğu farklı geçiyor. Ben çok sorunlu bir hamilelik süreci yaşamadım. Ancak günümüzde tıp o kadar ileri ki, hamilelik süreciniz sırasında herşeyi çok detaylandırıp incelediğinizde aklınızda bazı konularda bir ‘acaba’ sorusu oluşabiliyor. Sağlıkla bebeğinize kavuşacak olacağınıza inanmak, endişeden uzak durup pozitif olmak bence hem bebeğe hem de anneye çok iyi geliyor. Hamilelik sürecim boyunca yaptığım hamile yogası deneyimlerim de bana bu bakış açısını oluşturmamda yardımcı oldu. Beslenmeme de olabildiğince dikkat ettim, bebeğimin sağlıklı büyümesi için gerekli şeyleri tüketmeye özen gösterdim.

Bulut nasıl bir bebek? Bakımında nelere dikkat ediyorsun?
Bulut, bütün bebekler gibi ‘mutlu’ bir bebek. O kadar masumlar ki, rahatsızlıklarını sadece ağlayarak ifade edebiliyor olmaları, onlara ağladıklarında hak vermemiz için yeterli bence. Her anne gibi, bebeğimin sağlıkla büyümesi en büyük isteğim. Şu an sadece anne sütü ile beslendiği için, ne zaman acıkırsa mutlaka onu besliyorum. Saat tutarak açlığını takip etme gibi bir alışkanlığımız yok. Her gün mutlaka banyo yapıyoruz. Bebekler rutini çok seviyor, o sebeple banyo saatimiz de her gün aynı. Banyo sonrası mutlaka cildine nemlendirici sürüyorum. Bir de bizim toplumumuzda olan bir alışkanlık, ben de öyle büyümüşüm: kat kat,fazla fazla giydiriyoruz bebekleri. Bulut’u ben ne giyiyorsam ondan sadece bir kat daha fazla giydirmeye dikkat ediyorum.

Beraber neler yapıyorsunuz?
Şu an halen işe geri dönmediğim için, evde bol bol beraber zaman geçiriyoruz. Havalar soğumadan önce mutlaka beraber yürüyüşe çıkıyorduk. Bu hem benim doğum sonrası toparlanmama yardımcı oldu, hem de Bulut temiz hava almış oluyordu. Onu dışında, evde oyun halısında oyuncakları ile oynuyoruz, ona şarkı söylemeyi çok seviyorum. Sesim güzel olmasa da, onun sesimi en güzel ses olarak düşünüyor olması ve beni can kulağıyla dinlemesi tam bir mutluluk sebebi. Kucağımdayken ayna karşısında dans etmekten de çok zevk alıyor bu aralar. Ama o kadar hızlı büyüyorlar ki, her dönemin kendine özgü aktivitesi oluyor.

Geleceği ile ilgili planın var mı?
Hayalini kurduğu hayat neyse, ona yaşaması için elimden geleni yapacağım kesin. Tabi ki, klasik bir ebeveyn sözü: çok güzel bir hayatı olsun isterim. Ama benim yönlendireceğim değil, farkındalığı oluştuğunda kendi ayakları üzerinde duracak bir birey olması daha önemli.

Hamilelik sonrasında cilt bakımında özellikle dikkat ettiğin noktalar nelerdi?
Normal doğum yapmayı çok arzulamış olsam da, Bulut’un göbek kordonu birkaç kez boynuna dolanmış olduğu için 40. haftamız dolduktan sonra sezaryen olmak durumunda kaldım. Bu sebeple, yara bölgesi kapandıktan sonra operasyon izi için düzenli krem kullanıyorum. Onun dışında ise, karın bölgesi için cilt tonunun toparlanmasına destek olacak bakım kremleri kullanıyorum.

Cilt bakımında favori ürünlerin hangileri?
Çok kuru bir cildim olduğu için özellikle banyo sonrası cildimi nemlendirmek benim için çok önemli. Bulut ile her an temas halinde olduğumuz için, ona zarar verebilecek kimyasallar içeren vücut ürünleri tercih etmiyorum. Örneğin, duştan sonra bebek masaj yağı ile cildimi nemlendiriyorum.

Çatlaklar için nasıl bir önlem aldın?
Çatlaklar için düzenli olarak, hamileliğimde 3. aydan itibaren krem ve yağlar kullandım. Daha önceden vücudumda kilo alıp verdiğim için var olan çatlaklarım dışında, hamilelikte vücudumda çatlak oluşmadı.

Yoğun hayatını göz önünde bulundurursak pratik makyaj tüyoların var mı?
Şu an hala işe başlamadığım için, çoğunlukla evde olduğumuzdan günlük hayatta pek fazla makyaj yapmamayı tercih ediyorum. Bunun sebebi de yine onun cildine temas edebilecek kimyasallar. Hiçbir zaman uzun uzun makyaj yapan biri değildim. Normalde de fondöten kullanmam. Bebeğim olduktan sonra da, herşeye zaman ayırmak biraz daha zorlaştığı için, makyaja zaten çok da zaman ayırmıyor olmam benim işime yaradı.

Gündelik ve özel gün makyajında hangi ürünleri kullanıyorsun?
Günlük makyajımı olabildiğince sade yaparım. BB krem, allık, göz altı kapatıcısı, rimel ve açık renkte bir ruj vazgeçilmezim. Özel gün makyajımda da, her zaman kullandıklarıma biraz eye-liner ve daha yoğun bir maskara ekliyorum sadece. Koyu renk ruj özel günlerde de pek kullanmam, yeni yeni kendimi alıştırmaya çalışıyorum.

Makyajda olmazsa olmazın nedir?
Makyajda olmazsa olmazım: doğallık. Aynaya baktığımda kendimi yenilenmiş, taze görmeyi seviyorum. O sebeple çok koyu tonlar ve ağır makyajı sevmiyorum sanırım.

“Anne olunca anlarsın” derler ya annelerimiz. Seninde anladığın şeyler oldu mu?
Olmaz mı? Bulut doğduktan hemen sonra, ağlarken onu yanağıma yaklaştırdıklarında, benim kokumu alınca susması hayatımın kesinlikle yeniden başlangıcı oldu. Hayattaki en büyük amacım onun sağlıklı ve mutlu büyümesi. Gözlerinize bakıp size gülümsediğini görmek tariff edilemez bir mutluluk.

Anne adaylarına tavsiyen var mı?
‘Anne’lik duygusunu yaşamak isteyen herkesin tatması gereken bir his. Hem zor, hem de çok güzel. Kendinizden çok şey veriyorsunuz, hayatınız birçok açıdan değişiyor, bazen kendinizi unutuyorsunuz, ama size tatlı tatlı gülümseyen o minik meleğin, büyümek için en çok size ihtiyaç duyuyor olduğunu hissetmek inanılmaz bir duygu. Doya doya yaşamak gerek anneliği.

İlgili Yazılar

• 

  Novakid: Geleceğin meslekleri İngilizce’nin yardımıyla daha erişilebilir hale gelebilir
  Novakid: Geleceğin meslekleri İngilizce’nin yardımıyla daha erişilebilir hale gelebilir
• 

  30 dakikayı aşan nöbetler beyinde hasarlanmaya neden olabilir
  30 dakikayı aşan nöbetler beyinde hasarlanmaya neden olabilir
• 

  Diş eti hastalıkları hamile kalmaya engel olabilir!
  Diş eti hastalıkları hamile kalmaya engel olabilir!
•