Disleksiden korkmayın

6 Şubat 2015

Parents Dergimizin yazarlarından Uzman Psikolog Nesteren Gazioğlu, çocuklarda disleksi konusunu tüm detaylarıyla inceledi. Uzman görüşlerinden, rehberlik öğretmenlerine hatta disleksi sorunuyla karşı karşıya olan bir anneye kadar birçok görüş ve bilgi, sayfamızda sizlerle buluşuyor.
Yazı: Nesteren Gazioğlu

Disleksi ve çeşitleri
Lifemed Tıp Merkezi Uzm. Psk. Ceyda Cecan Karakuş, disleksi ve çeşitleri hakkında bilgilendiriyor. Disleksi bir özel öğrenme güçlüğüdür. Özellikle akıcı okuma ve okuduğunu anlama sorunuyla kendisini gösteren nörolojik temelli bir bozukluktur. Temelinde sesleri fark etme, çözümleme, harfe dönüştürme, işitsel kısa süreli bellek ve hızlı isimlendirme sorunları vardır. Özel öğrenme güçlüğünün türleri, disleksi, diskalkuli (Matematik), disgrafi (Yazılı anlatım bozukluğu) dir.

Çocuklarda disleksi olduğu nasıl anlaşılır?
Çocuklarınızı büyüme sırasında takip edin. Disleksi olduğu düşünülen çocuklarda görülen bazı ortak özellikler şöyledir;
• Bazı harfleri yazarken veya okurken karıştırma (p-b, b-d, 6-9, 2-5)
• Tersten yazma
• Yavaş okuma
• Okumaya karşı isteksizlik
• Yazma ödevlerinden kaçınma
• Yavaş yazma
• Ödev yapmak istememe
• Sık dört işlem hatası yapma
• Çarpım tablosunu öğrenememe
• Alfabeyi sırasıyla sayamama

Okuma yazmayı geç öğrenen her çocuğa disleksi mi denir?
Çocukların gelişme ve öğrenme hızları birbirinden farklıdır ve bu nedenle her geç okuyan çocuğa dislektik diyemeyiz. Genel olarak okulun ilk döneminde çocukların çoğu okumayı öğrenirler. Bu süreçte ebeveynlerin aceleci ve ısrarcı olmadan çocuklarına zaman tanıması gerekir.

Disleksinin tedavi süreci hakkında bilgi verir misiniz?
Özel öğrenme güçlüğü olan çocukların sorun olan alanlara yönelik birebir özel eğitim alması gereklidir. Eğer eşlik eden psikolojik sorunlar var ise onlarla ilgili de çalışmak gerekir. Öncelikle ailelerin çocuklarına karşı sabırlı olmaları ve sinirlenmemeleri gerekir. Okumak istemedikleri için değil, okuyamadıkları için sıkıntı duyarlar ve sınıfta bunun için çoğu zaman utanırlar. Evde de ailenin anlayış gösterip sık tekrar yapması gerekmektedir. Ayrıca mutlaka bir uzmandan destek alınması gerekir. Günümüzde, özel öğrenme güçlüğünün tanınması ile birlikte tedavi sürecinde başarılı sonuçlar alınmaya başlandı. Önemli olan henüz okul öncesi dönemde sinyaller veren bu sürecin erken tanılanması ve tedavi yoluna gidilmesidir.

Disleksinin anaokulundaki görünümleri
Disleksi problemine rehber öğretmen görüşü;
Psikolog Begüm Mutlu/ Irmak Okulları

Bir çocuğun gelişim sürecini belirleyen ve etkileyen birçok faktör iç içedir. Annenin hamilelik süreci ve doğum sonrası psikolojik durumu, çocukla kurulan ilişki, yaşanan travmatik olaylar, genetik faktörler gibi etkenler çocuğun hem duygusal hem de okul yaşantısına olumlu ya da olumsuz yönde etki eder. Okulun başlamasıyla beraber akademik gelişimle ilgili fikirler oluşmaya başlar. Sağlıklı bir değerlendirme yapabilmek için çocuk kendi gelişimsel öyküsü içinde değerlendirilmelidir. Okul öncesi, okuma yazma becerilerinin alt yapısının oluştuğu kritik bir dönemdir. Bir çocukta herhangi bir öğrenme problemi olsun olmasın bu dönemi verimli geçirmek gerekir.
Okuma güçlüğünün ön belirtileri bu dönemde fark edilebilir. Geç konuşma, renkler, sayılar, şekiller, zıtlıklar gibi kavramları karıştırma ve hatırlayamama, verilen yönergeleri unutma, grup etkinlikleri sırasında dikkatini farklı şeylere yöneltme, dikkatini sürdürememe, verilen yönergeler dışında hareket etme, sorulan soruya farklı cevaplar verme, kelimeleri yanlış telaffuz etme (örneğin maviye vami deme vb.), kelime haznesinde zayıflık, objelerin isimlerini karıştırma, kalemi doğru şekilde tutamama, sakarlık, ismini ters yazma, 2,5, 3, e, b,d gibi sembolleri karıştırma en sık rastlanan belirtilerdir. Dersi takip etmekte zorlanan çocuklarda, bunlara davranışsal sorunlarda eşlik etmeye başlayabilir. Yapamayacağını düşündüğü etkinliliği baştan reddetme, aşırı hareketlenme, sınıfın dikkatini dağıtma, okula gitmeyi reddetme gibi duygusal sonuçlar oluşabilir. Erken müdahale çok önemlidir. Küçük yaş grubunda ne kadar erken müdahale edilirse o kadar hızlı sonuç alınır.
Bazı ailelerin, çocuklarının bu durumunu kabullenmede zorlandığını görmekteyiz. Bu direnç süreci zamanın boşa geçmesine neden olmakta ve müdahaleyi geciktirmektedir. Uzmanların yapmış olduğu gelişimsel testlere, gözlemlere güvenilmeli ve bir an önce destek sürecine girilmelidir. Bu süreçte okulun yanı sıra ailelere de iş düşmektedir. Çocukların yaşamsal alanını zengin tutmak, eğitimsel ihtiyaçlarına yönelik gereken desteği sağlamak gerekir.

Disleksinin 1.sınıftaki görünümleri
İlkokul, bir çocuğun hayatındaki en önemli dönemlerden biridir. Bu döneme geçmeden, hem duygusal olgunluk düzeyinin hem de okuma ve yazma alt yapısının hazır olması gerekir. Akademik süreç, kendi içinde doğal bir akışta ilerler. Şekil algısı ile başlayan bu süreç, sembol öğrenimiyle devam eder ve daha sonra okuma yazma sürecine geçilir. Şekil algısı oturmamış bir çocuğun harf, sayı gibi sembolleri algılaması zorlaşacaktır. Okuma güçlüğü çeken çocuklar sesleri birleştirmede, duydukları sesi taklit etmede zorluk çekerler. Yaptıkları çalışmayı planlamada, verilenler arasında ilişki kurmada, gördüklerini yorumlamada, fikir üretmede, öğrendikleri seslerle ilgili kelime üretmede, öğrendikleri bilgiyi hatırlamada zorlanırlar.

Disleksi problemine anne görüşü
Bir disleksi annesi

Oğlum, ailemizde uzun yıllardır beklenen, tüm ailenin gözbebeği bir bebekti. Hepimiz onun üzerine titredik. Yavaş yavaş konuşmaya başladığında bazı kelimeleri ters söylerdi, bizim de çok hoşumuza gidiyordu. Ancak bir süre sonra bu durumun dezavantajını yaşamaya başladık. Oyun gruplarına ve okul öncesi gruplara başladığımızda diğer çocuklarda bu tür karıştırmaların, sık olmadığını fark ettik. Tabii diğer farklılıklar da vardı. Okulundaki çocuklar hangi elleriyle çizim yapacaklarına, kalemi nasıl tutacaklarına karar vermişti. Oğlum ise bir gün bir eliyle, diğer gün öbür eliyle çiziyordu ve bir baktık tarz çiziyor bazı şekilleri. Şarkı söylemeyi sevmezdi. Farklı olmak, yapamamak da onu üzdü ve hevesi kaçtı. Yapamadığında sinirli oldu. Okuldaki rehber öğretmenle yaptığımız konuşmalar sonucunca destek almaya başladık. Hem maddi hem manevi açıdan zor bir dönemdi. Oğlumuz şu an birinci sınıfta. Zaman zaman ufak problemler yaşasak da okumayı öğreniyor. Annelere önerim: Bazen çocuklarımızda bir problem olduğunu görmek istemiyoruz. Ben ilk duyduğunda korktum. Korkmayın ve destek olun.
Dislektik ünlüler ve dahilerden bazıları:
Albert Einstein, Whoopi Goldberg, Thomas Edison, Leonardo da Vinci, Tommy Hilfiger, Pablo Picasso, Muhammed Ali vs..

Disleksi derneği:
http://disleksidernegi.org
www.turkiyedisleksivakfi.net
/

Yorum Yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir